DİOKSİN BARINDIRAN MADDELER VE DİOKSİNE DAHA AZ MARUZ KALMAK İÇİN BİLİNÇLENDİRME PROJESİ
Projenin Adı: Dioksin
barındıran maddeler ve Dioksin’e daha az maruz kalmak için bilinçlendirme
Proje Amacı:
Dioksin bulunduran tüketim maddeleri hakkında öğrencileri ve ailelerini
bilinçlendirmek ve bilinçli bir toplum oluşturmak.
Giriş:
Son yıllarda ülkemizde birçok kanserojen madde ortaya çıkmıştır. Bu maddeler
insan sağlığını olağanüstü tehdit edici maddelerdir. Bu maddelerden biri de
Dioksin'dir. Dioksin ve benzeri bileşikler biçok yerde bulunabilen insan ve
hayvan sağlığını tehdit eden toksik çevre kirleticileridir[1]. Dioksin bir kez
bedene girdikten sonra ne yazık ki bir daha dışarı atılamaz Amerika Çevre
Koruma Kurumu (EPA) ve Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından Dioksin kanser
yapıcı kimyasal maddeler grubuna dâhil edilmiştir [2].
Dioksin
bileşikleri, gerek kimyasal yapılarının kararlı olması ve gerekse doğal
yapılarının lipofilik karakteri nedeniyle gıdalarda birikebilirler, çevre ve
insan açısından her zaman potansiyel tehlike oluşturabilirler [3,4]. Dioksin
organik bileşiklerin 300°C'de yakılmasıyla oluşan bir yan üründür. Dioksinler
suda çözünmez. Fakat yağda çok iyi çözünür. Bu nedenle insan ve hayvan
vücudunda kolayca depolanabilir. Besin zinciri yoluyla Dioksin bir canlıdan
diğer canlıya aktarılır. Örneğin bir tavuk Dioksin bulunan bir yem ile
beslenirse, yumurtası ile Dioksin’i yaymış olur. Aynı şekilde ineklerde Dioksin
bulaşmış bir yem ile beslenirse, sütü ile bu maddeyi besin zincirine katmış
olur. Emzirmeyle birlikte kadınlar, farkında olmadan göğüslerinde biriken Dioksin’i
bebeklerine aktarırlar. Plastik bardaklarda servise sunulan sıcak içeceklerde, mikrodalga
fırında ısıtılan plastik kaplardaki yiyeceklere Dioksin bulaşır. Pet şişelerle
satılan sulara, güneşin ve sıcaklığın etkisiyle kanserojen Dioksin maddesi
karışır [5].
Uzmanlar
çıplak gözle, bir maddenin kanserojen olup olmadığının anlaşılmasının zor
olduğunu söylemektedir. Fakat bazı ürünlerin içerdiği maddelere göre kanserojen
olup olmadığı hakkında bilgi edinilebilir. Bir kaç örnek verecek olursak;
peynirde küf oluşumu, turşu da acı tat ve kararmalar, yoğurtta ekşime ve
köpürme, yumurta akının yeşilimsi olması, sucukta yapışkan tabaka oluşumu, konserve
gıdalarda kapakların şişmesi, tereyağında acılaşma, meyvelerde çeşitli renkte çürüme,
ekmekte küflenme ürünlerin bozulmuş olduğunu gösterir. Bu maddeler kanserojen
risk taşır. Bu nedenle bu hale gelmiş besinler tüketilmemelidir.
Şekil: Dioksi molekülünün
kimyasal formülü [6]
Dioksin
üretim, geri kazanım ve yakılarak yok edilmesi sırasında aynı oranda ortaya
çıkar ve havaya karışır. Sonuç olarak havayı soluyan her canlı bu maddeden de
etkilenmiş olur.
Dioksin
endüstriyel üretim esnasında istenmeyen madde olarak ortaya çıkar. Kâğıt
sanayinde kâğıt hamurunun beyazlatılması esnasında kullanılan beyazlatıcıların,
odundaki organik kimyasallar ile reaksiyona girerek de Dioksin ürettiği
anlaşılmıştır. Dioksinler ayrıca doğal olarak da beyaz rot mantarları
tarafından üretilebilir. Bunlar, kullanılmayan yapılarda gelişebilen, beyaz
koloni oluşturan küflerdir.
Avrupa
Birliği Komisyonu'nun yayınlamış olduğu raporda havaya karışan Dioksi’nin
kaynakları şunlardır:
-Yerleşim
yerlerindeki evsel kullanım kaynaklı (%22)
-Açıkta yakılan
atıklar (%15)
-Odun kullanımı
(%17)
-Demir ve çelik
endüstrisi (%8)
-Güç üretimi, demir
içermeyen metal ve kimyasal endüstrisi (%12)
-Atıkların kül
edilmesi ile açığa çıkan (%5)
-Diğer (%25) [7].
ATSDR ( Amerika Hastalık
kaydı ve Toksik Madde Ajansı ) in önerdiği Minimum Risk Seviyesi (MRL): 1
pg/kg/gün TGK 2008/26, Gıda Maddelerindeki Bulaşanların Maksimum Limitleri
Hakkında Tebliğde Değişiklik Yapılması Hakkında Tebliğe göre Dioksin limitleri aşağıdaki
gibidir.
Gıda Maddesi
|
Dioksinlerin
toplamı en çok
|
Dioksinler
ve dioksin benzeri en çok
|
-Et ve et ürünleri
(yenilebilir sakatatlar hariç)
- Sığır türü hayvanlar ve koyun, keçi - Kanatlı hayvanlar |
3,0pg/g yağ
2,0pg/g yağ
1,0 pg/g yağ
|
4,5 pg/g yağ
4,0 pg/g yağ
1,5 pg/g yağ
|
Karaciğer ve ürünleri
|
6,0 pg/g yağ
|
12,0 pg/g yağ
|
Balık eti, su ürünleri ve
bunlardan üretilen ürünler (yılan balığı hariç). Kabuklular (yengeç etinin
kahverengi kısmı, istakoz ve benzeri büyük kabukluların baş ve göğüs etleri
hariç)
|
4,0
(pg/g yaş ağırlık)
|
8,0
(pg/g yaş ağırlık)
|
Yılan balığı eti ve
ürünleri
|
4,0 (pg/g yaş ağırlık)
|
12,0 (pg/g yaş
ağırlık)
|
Süt ve süt ürünleri
(tereyağı dahil
|
3,0 pg/g yağ
|
6,0 pg/g yağ
|
Tavuk yumurtası ve yumurta
ürünler
|
3,0 pg/g yağ
|
6,0 pg/g yağ
|
Aşağıdaki hayvanlardan
elde edilen katı yağlar
- Sığır türü hayvanlar ve koyun, keçi - Kanatlı hayvanlar |
3,0 pg/g yağ
2,0 pg/g yağ
1,0 pg/g yağ
|
4,5 pg/g yağ
4,0 pg/g yağ
1,5 pg/g yağ
|
Karışık hayvansal katı
yağlar
|
2,0 pg/g yağ
|
3,0 pg/g yağ
|
Bitkisel katı ve sıvı
yağlar
|
0,75 pg/g yağ
|
1,5 pg/g yağ
|
Deniz ürünlerinden elde edilen yağlar (balık yağı, balık
karaciğer yağı, ve insan tüketimine sunulan diğer deniz canlılarından elde
edilen yağ)
|
2,0 pg/g yağ
|
10,0 pg/g yağ
|
Bu grafik günlük
pikogram değeri cinsinden TEQ (toksin eş değerleri türünde bütün Dioksinlerin
kombinasyonu) miktarlarını göstermektedir [8].
Ülkemizde
son zamanlarda dioksin kullanımı ve zararları ile ilgili çeşitli çalışmalar
yapılmış ve halen yapılmaktadır. Örneğin Arslan ve arkadaşları 2007 yılında Kocaeli’nin
çeşitli bölgelerinde yerel olarak üretilen yumurtalarla marketlerden elde
edilen ticari yumurtalarda Dioksin seviyeleri belirlenmiş ve elde edilen
değerler dünyanın çeşitli ülkelerinde belirlenen sınır değerlerle
karşılaştırılmıştır. Çalışmada başta Dilovası olmak üzere, Maşukiye ve Yukarı
Değirmendere bölgelerinden alınan yumurta örneklerinde elde edilen Dioksin
konsantrasyonlarının dünyadaki çeşitli ülkeler tarafından belirlenen limitleri
aştığı görülmüştür [9].
Dioksin
ve furan izomerleriyle en çok kirlenen gıda kaynakları deniz ürünleri ve yüksek
oranda yağ içeren et-et ürünleri ve süt-süt ürünleridir. Yapılan çalışmalarda
da Dioksin izomerlerinin 1-40 ppt düzeyinde balık örneklerinde bulunduğu
belirlenmiştir. Ayrıca bu balıkları yiyen hayvan ve insanlarda çeşitli
rahatsızlıklar oluşturacağını belirtmiştir. 1995 yılında Dr. Halil VURAL ‘ın
hazırladığı bu makalede dioksin ve furan izomerlerinin gıdalarda oluşturduğu
kirlilikler tartışılmıştır [10].
Yine
2010 yılında Tanyıldızı ve Çiftçi, Türkiye’de tüketilen kırmızı et ve tavuk eti
örneklerinde Dioksin ve Dioksin benzeri bileşiklerin Düzeylerinin Belirlenmesi
ile ilgili bir makale sunmuşlardır. Bu makale sonuçlarına göre ülkemizdeki et
ve tavuk ürünlerinin çok az bir kısmında dioksin saptanmıştır. Bu gıdaların
uzun tüketiminde insan ve hayvan sağlığı açısından risk oluşturabileceğini
göstermişlerdir [11].
Dioksin’in Sebep Olduğu Sağlık
Sorunları
*Kronik yorgunluk
*Kanser
*Doğum sorunları
*Otizm
*Karaciğer hastalığı
*Bağışıklık sisteminin
zayıflaması
*Psikolojik bozukluklar
*Sinir ve kan hastalıkları
*Hormonal bozukluklar
*Deri hastalıkları' dır [12].
Günlük
yaşantımızda Dioksin’e daha az maruz kalmak için neler yapmalıyız?
- Klor içeren
böcek ve ot ilaçları kullanılmamalıdır.
-Bir klorofenol
olan trikolofan içeren deodorantlardan uzak durulmalıdır.
-PVC kullanılan
kişisel ürünlerden ve oyuncaklardan uzak durulması gerekir.
-Tütünündeki
zararın yanında kâğıt rulosundaki Dioksin direkt olarak ağızla temas ettiğinden
sigara bırakılmalıdır.
-Firmalar düşük
emisyonlu, kontrollü atık yakma işlemine olanak sağlayan teknolojiler
kullanmaya zorlanmalıdır.
- İnsanları Dioksin
konusunda bilgilendirilmeli ve neler yapılabileceği konusunda tartışılmalıdır.
-Süper
marketlere ve ofis mağazalarına Tamamen Klorsuz (TCF) ürünler satılması
talebinde bulunulabilir.
-Tehlikeli atık
bulunan topraklar ile temastan kaçınılması gerekir.
-Meyve ve
sebzeler özenle yıkanmalıdır [14].
Dioksin
oksijenin yeterli olduğu ve doğru yanma sıcaklığının olduğu ortamlarda oluşmaz.
Bunun için 850 °C ve daha fazla sıcaklığa maruz bırakıldığında yapı
parçalanacağı için etkisi ortadan kalkacaktır. Endüstriyel ürünler için bunu
yapmak mümkün iken canlı hayvan ve insanlar için bunu uygulamak mümkün
değildir. Bunun için Dioksin üretimini minimuma indirmek için gerekli önlemler
alınmalıdır.
Yöntem:
Bu
çalışmada nicel çalışma yönteminin kullanılması planlanmıştır. Çalışma için
öncelikli olarak örneklem seçilecektir. Söz konusu çalışmada İstanbul, Esenler
İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı İlköğretim okullarındaki öğrencilerin bu
çalışmada örneklem olarak seçilmesi planlanmıştır. Seçilen öğrencilere
öncelikle Dioksin ve Dioksin kullanımları konusundaki farkındalıklarını
belirlemek üzere ön test uygulanacaktır. Daha sonra konu hakkında bilgiler
verilecek ve son test uygulaması ile verilen eğitimin başarısı ölçülecektir. Bu
sayede toplumun gelişen kesimini ve geleceğini oluşturan öğrencilerimizin
bilinçlenmesi sağlanacak ve bu öğrenciler aracılığı ile onların ailelerine ve
etkileşim içinde bulundukları çevrelerine de farkındalık sağlanmış olacaktır.
Çalışma
sırasında Dioksin maddesini barındıran maddeler ve Dioksin’e daha az maruz
kalmak için neler yapılması gerekildiğinden bahsedilecektir. Bu amaca yönelik
olarak hazırlanan ön-son testler ve belirlenen eğitim literatür taramaları ile
oluşturulacak, geçerlilik güvenirlik testlerinden geçtikten sonra öğrencilere
sunulacaktır. Ayrıca öğrencilerin ailelerine ulaştırabilmeleri için konu
hakkında broşürler oluşturulacak ve dönüt almaya yönelik çalışmalar
yapılacaktır.
Sonuç: Öncelikle
öğrencilerimizin bilinçlenmesi ve dolaylı olarak çevrelerindeki yansımaları ile
Dioksin hakkında farkındalık sağlanacak ve kullanımı konusunda fikir sahibi
olunacaktır. Bu sayede Dioksin kullanım miktarının en aza inmesi ve böylece
insan sağlığını tehdit eden bu maddelerden uzak durulması sağlanmış olacaktır. Günlük
hayatlarında bireyler yiyecek ve içeceklerine daha özen gösterecek ve sağlıklı
bir toplum oluşacaktır.
Kaynakça
[1] Duygu
Arıkan, Hasan Yetim, Osman Sağdıç, Zülal Kesmen, Gıdalarda Dioksin
Kontaminasyonu ve İnsan Sağlığı Üzerine Etkileri, Gıda Teknolojileri Elektronik
Dergisi, Cilt: 12, No: 2, 2009 (9-15)
[3] Rappe, C.
1980 The Handbook of Environmental Chemistry. Vol:3/Part A.O Hutzinger (Ed)
Springer Verlag, Berlin, 157-179.
[4] Tschirley,
F.H 1986. Scientific American, 254, 21-27.
[9] Seda
Aslan, M. Kemal Korucu, Aykan Karademir, Ertan Durmuşoğlu, Kocaeli’nde yerel
olarak üretilen yumurtalarda dioksin ve furan seviyelerinin belirlenmesi 7. Ulusal
Çevre Mühendisliği Kongresi, Yaşam Çevre Teknoloji, 24-27 Ekim 2007 – İzmir
[10] Halil Vural,
Gıda kirliliği açısından Dioksin ve Furan İzomerleri, Ekoloji, Sayı 15,
Sayfalar: 45-49, 1997
[11] Sadettin Tanyıldızı,
Osman Çiftçi, The Determination of
Dioxin and Dioxin-like Compound Levels in Beef and Chicken Meat Samples
Consumed in Turkey, Kafkas Univ. Vet. Fak Derg 16 (Suppl-A): S7-S11, 2010
[13] Birol Kılıç,
Orhan Onur Askın, Gıdalarda Dioksin Varlıgı ve Saglık Üzerine Etkileri, Türkiye
9. Gıda Kongresi; 24-26 Mayıs 2006, Bolu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder